Yaşlanma süreci sırasında ilk olarak fark edilen ve sıklıkla en çok rahatsızlık duyulan yüz, el üstü , diz-dirsek ve özellikle bayanlarda dekolte bölgesinde gelişen değişimler sadece ciltteki yaşlanma ile gelişen hasar ve kayıplardan değil, bunun yanında özellikle yüz bölgesinde, cilt altı yumuşak dokulardaki kayıp ve kemik yapıdaki değişimler nedeniyle de kaynaklanmaktadır. Yıllar içerisinde yaşlanma sürecinin daha iyi anlaşılması ve mevcut sorunlara her yönüyle çözüm üretebilmek adına geliştirilmiş tedavi yöntemleri sayesinde kozmetik işlemlerden elde edilen sonuçlar da daha yüz güldürücü olmaya başlamıştır.
Dolgu maddeleri bahsedilen bu ihtiyaçtan yola çıkarak geliştirilmiş, uygulandığı bölgeye hacim ve lifting etkisi sağlayan ürünlerdir. Uygulandığı bölgedeki kırışıklıkları, sarkmaları, çöküklük oluşturmuş izleri giderir, dokuya hacim ve şekil verir.
Dolgu maddeleri içerikleri; geçici, yarı kalıcı ve kalıcı olmak üzere üç ana gruba ayrılmaktadır. Bu üç grup içerisinde, geçici dolgular sınıfında yer alan hyaluronik asit içeren dolgular, vücudumuzun da içerdiği doğal bir madde oluşu, istenildiği zaman eritilebilmesi nedeniyle daha güvenli, daha uygun fiyat gibi sebepler nedeniyle tüm dünyada en yaygın kullanılan dolgu maddesi olarak karşımıza çıkmaktadır.
Dolgu maddesi çeşitleri nelerdir ?
Günümüzde dolgu maddesi olarak en sık kullanılan hyaluronik asit dolgulardır. Yine 2. En sık kalsiyum hidroksiapatit ve sonrasından da poli-L-laktik asit dolgular kullanılmaktadır.
Dolguların çeşitlerine göre etki mekanizmaları ( gerçekleştirdikleri etkiyi nasıl gerçekleştirdikleri ) ve etki süreleri ?
- Geçici dolgular
- Hyaluronik asit dolgular: geçici dolgu sınıfında yer alab nu dolgular en, güvenli oluşları nedeniyle en yaygın kullanılan dolgulardır. Uygulandıkları bölgede çok yoğun su tutma kapasitesi nedeniyle hacim oluşturlar. Enjekte edildikleri bölgedeki kırışıklıklar, çöküklükleri giderirler ve hacim kazandırıp şekil verirler. Etkisi enejsiyon sonrası hemen görülür ve uygulanacak bölgeye özel seçilen konsantrasyona göre etkileri 6-18 ay devam eder.
- Yarı kalıcı dolgular
- Kalsiyum hidroksiapatit: bu tür dolgular laboratuvar ortamında elde edilen kalsiyum hidroksiapatit ve su , gliserin ve karboksimetilselüloz içeren jelden oluşmaktadır. İlgili bölgeye enjekte edildikten sonra taşıyıcı görevi gören jel vücut tarafından emilirken kalsiyum hidroksiapatit içeren mikrokürecikler açığa çıkar. Sonrasında enjekte edildiği bölgede fibrobast dediğimiz hücreleri uyararak bağdoku üretimini artırır. İşlem öncesi herhangi bir allerji testi gerektirmez. Etkinliği 2 yıla kadar devam eder. Gerekli görülen durumlarda etkinliği uzatmak için 2. Yada 3. Ayda ek uygulama yapılabilmektedir.
Yüzde hangi bölgeler ne amaçla dolgu ile tedavi edilebilir ?
- Alın bölgesinde gelişen statik çizgilerin hafifletilmesi
- Kaş ortasında gelişen statik çizgilerin hafifletilmesi
- Şakak bölgesinde gelişen çöküklüğün giderilmesi
- Gözaltında gelişen çöküklük ve cilt rengindeki koyuluğun giderilmesi
- Burun şeklinin düzeltilmesi ve burun ucu kaldırma
- Nazolabial oluklanmayı (burun kenarlarından ağız köşelerine doğru inen çizgiler) hafifletmek
- Dudaklar üzerinde kelişen düz çizgilenmenin giderilmesi
- Dudaklara şekil ve hacim verilmesi, var ise asimetrinin düzeltilmesi
- Yüzün orta bölümü olan elmacık kemiklerini belirginleştirmek
- Çene hattının şekliilendirilmesi ( jawl line)
- Çenenin şekillendirilmesi ve gerekli durumlarda hacimlendirilmesi
- Var ise akne yada benzeri durumlar nedeniyle oluşmuş çukurların giderilmesi
- Ağız kenarından çeneye doğru uzanan kırışıklıklar ( marionet çizgileri)
Dolgu uygulaması ağrılı bir uygulama mıdır ?
Dolgu maddesinin ilgili alana enjeksiyonu sırasında herhangi bir ağrı hissedilmemektedir. Uygulama sırasında ağrı cildin geçilmesi sırasında hissedilebilir. İşlemden 15-30 dakika öncesinde cilt üzerine uygulanan anestezik kremlerle ağrı hissiyatı en aza indirilmektedir.
Dolgu uygulaması ne kadar sürer ?
Uygulama doğru ellerde uygulandığında son derece hızlı ve basit bir uygulamadır. Uygulanacak bölge sayısı ve kullanılacak ürünün miktarına göre süre değişmekle beraber 10dk-30dk arası tamamlanabilen bir uygulamadır.
Dolgu uygulamasının etkileri ne zaman ortaya çıkar ?
Uygulamanın etkileri hemen uygulama sonrasında görülür. Hyaluronik asit dolguların tam etkisi 2. Haftada gelişir.
Uygulama sonrası normal yaşama ne zaman dönülebilir ?
Uygulama sonrası enjeksiyon alanlarında hafif kızarıklıklar görülebilmektedir. Bu kızarıklıklar birkaç saat içerisinde kaybolacaktır. Nadiren enjeksiyon yapılan alanlarda cilt altı kanama olabilmekte buna bağlı morluklar gelişebilmektedir. Bu morluklar işlemi takip eden 7-10 gün içerisinde iz bırakmadan tamamen kaybolmaktadır. İşlem sonrası normal günlük yaşama devam edilebilir.
Dolgu tedavisinin etki süresi ne kadardır?
Hyaluronik asit dolgularda etki 6-18 ay devam ederken, yarı kalıcı dolgularda bu süre 12-24 aydır.
Dolgu uygulamasının olası yan etkileri nelerdir?
Dolgu uygulaması gerekli bilgi ve deneyime sahip doktorlar tarafından yapılması gereken bir uygulamadır. Güvenli ellerde olası yan etkilerin gelişme riski en aza inecektir. Gerekli bilgi ve deneyime sahip doktorlar tarafından yapılan uygulamalarda yan etki görülme sıklığı oldukça azdır. Bu yan etkiler uygulama bölgesinde hassasiyet, kızarıklık ve morluk olarak özetlenebilir. Yanlış ellerde yapılan yanlış uygulamalar sonucu cildi besleyen damarlardaki tıkanmaya bağlı gelişen cilt ölümü ile sonlanabilen ciddi yan etkiler bildirilmiştir.
Dolgu enjeksiyonu öncesi ve sonrasında nelere dikkat etmek gerekir?
Uygulama sırasında gelişebilecek cilt altı kanamalara bağlı morarma riskini artırabildikleri için, işlemden 1 hafta öncesinde ağrı kesiciler, aspirin, kan sulandırıcı diğer ilaçlar, yeşil çay, gingko biloba, sarımsak, ginseng, ekinezya gibi bitkilerin kullanılmaması gerekmektedir.
Uygulama sonrası 6 saat boyunca ağır spor, ağzı çok fazla açmayı gerektirecek sert çiğneme hareketleri önerilmez. Uygulama yapılan bölgelere 1 hafta süre ile sert sayılabilecek masaj hareketlerinden kaçınılmalıdır. Uygulama bölgesinde herhangi bir kızarıklık oluşmuşsa , kızarıklık kaybolana kadar geçen süre içerisinde aşırı soğuk ve sıcak maruziyetinden kaçınılmalı, güneşten korunulmalıdır.
Dolgu uygulamaları diğer estetik işlemlerle birlikte uygulanabilir mi?
Dolgu uygulaması PRP, mezoterapi, botoks gibi diğer enjeksiyon uygulamaları ile aynı anda bile yapılabilir. Fakat ciltte ısı üretimine neden olabilecek lazer ve radyofrekans cihazlar kullanılacaksa dolgunun bu tedavilerden sonra uygulanması gerekmektedir.